‘Bilmezdik
şarkıların bu kadar güzel, kelimelerinse kifayetsiz olduğunu’* kalbimize
basketbol ateşi düşmeden önce… Biz basketbolu en çok ’12 Dev Adam’la ve
şarkısıyla sevdik. Her maçta bağıra çağıra söyledik. Şimdi başka bir rüyanın
peşinde basketbola bağlılığımızı yeniden bildiriyoruz. Hep bir ağızdan ‘I Feel
Devotion’ diyoruz!
Spor ve müzik birleşince…
Maç dediğin şeye el ele kol kola gidilir. Yenilir, içilir,
sevinilir, ağlanır ama en çok hep bir ağızdan şarkı söylenir. Şarkılar
tezahüratlara, aşklar; futbola, basketbola dönüşür. Tribünlerden yükselen bu
sesler zaman içinde kulüplere, kupalara, şampiyonalara ilham kaynağı olmuş ve
bir çok özel organizasyon için, önemli sanatçılara kupa şarkıları, milli takım
marşları sipariş edilmiştir. Bu organizasyonlara en güzel örnek 80’lerden beri
süregelen bir gelenekle 4 yılda bir yeni bir şarkıyla karşımıza çıkan FIFA
Dünya Kupası’dır. Sporun gelişimine paralel bir hızda ilerleyen müzik sektörü
günümüzde, özellikle Dünya Kupası söz konusu olduğunda tüm imkanlarını seferber
etmektedir. Yaklaşan Brezilya 2014’ün kupa şarkısı, popüler müziğin en üretken isimlerinden
Pitbull’a emanet edildiğini yakın zamanda hepimiz öğrendik. ‘We are One’ (Biz
Biriz) adını taşıyan şarkıya ses verecek diğer ünlüler de yine çok popüler bir
isim Jennifer Lopez ve Brezilya’nın önemli seslerinden Claudia Leitte.
Şarkım Sevgi Üstüne**
Dünya Kupası’nın unutulmaz şarkılarına, futbolun
mabetlerinden yükselen neredeyse saygı duruşunda dinlediğimiz Şampiyonlar Ligi
şarkısına, Brit rüzgarlarıyla tüm dünyaya ulaşan ve asla yalnız yürümememizi
öğütleyen ‘You’ll Never Walk Alone’a ilerleyen
satırlarda değineceğiz. Biz şimdi hızlıca konumuza dönüş yapalım ve mini ‘I
Feel Devotion’ dosyamızı açalım.
Aslında ‘I Feel Devotion’ı (Bağlılığı Hissediyorum) 2006
yılında duymaya başladık. Ama asıl etkisini görmek için 2013’e kadar beklememiz
gerekti. Beklerken de bugüne kadar yapılmış en güzel basketbol marşlarından
biri ’12 Dev Adam’ bu topraklardan çıktı ve Türkiye A Milli Basketbol Takımı,
Athena’nın şarkısının yarattığı itici güçle önemli başarılara imza attı. “Kalbimizden
kopuyor bu şarkı sana, sanmasınlar ikimiz ayrı yollarda” diye başlayan 12 Dev
Adam marşı, sözlerinden de anlaşılacağı üzere basketbol sevgisine bir
güzellemeydi. 2001 yılında Türkiye’de düzenlenen Avrupa Basketbol
Şampiyonası’nda dinlemeye başladığımız şarkı, o günlerde Avrupa basınında da
övgüyle bahsedilen bir basketbol olayı haline gelmişti. 12 Dev Adam da şarkıdan
ve taraftarlardan aldığı güçle Avrupa 2.’si olmuştu.
Bu ara
bilgiden sonra ‘I Feel Devotion’a yeniden döndüğümüzde karşımıza, 2009 yılında
şarkıyı söyleyip Euro League’e gönderenler arasında gerçekleşen ödüllü bir
yarışma çıktı. Ödül, Euroleague’ın bir sonraki yıl tanıtım filminde oynamak bir
anlamda ünlü olmaktı. Günümüzde ise şarkı Euroleague tarafından bir tanıtım
aracı olarak, NBA’in sloganı ‘I Like This Game’ ile Şampiyonlar Ligi’nin
şarkısı arasında bir yere konumlanmak isteniyor. Hatta Euroleague’in sloganı
bile ‘I Feel Devotion’.
Bağlanma korkusu…
Gelelim
Euroleague’in tüm bu tanıtım telaşı içinde gözden kaçırdığı küçük ayrıntılara.
Euroleague’in resmi sitesinden ‘I Feel Devotion’ın bestecisi, yapım yılı gibi
önemli bilgilere maalesef ulaşamadım. Konuyla ilgili Euroleague’e gönderdiğim
e-posta’ya cevap alamadım. İnternette yaptığım çok derin araştırmalar da
sonuçsuz kaldı. Bağlılığın bu kadar yoğun olduğu bir şarkıyla ilgili yetkili
makamlara bağlanamamak açıkçası beni biraz korkuttu. Ama bu demek değil ki her
maçtan önce ayağı kalkıp bu şarkıyı söylemeyeceğim. Basketbola bağlılığımızı İsmet
Badem’in yıllarca söylediği gibi ‘Yüzünüzden tebessüm, kalplerimizden basketbol
sevgisi eksik olmasın” sözleriyle bir kez daha bildiriyoruz. Çünkü ‘I Feel
Devotion’.
*Orhan Veli’nin ‘Anlatamıyorum’
şiirinin girişi.
**Seyyal Taner ve Lokomotif’in 1987
yılında Eurovision Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi temsil ettiği parça.
Bu Şarkıları Unutursak
Kalbimiz Kurusun!
You’ll Never Walk
Alone: (Asla Yalnız
Yürümeyeceksin)
Liverpool tribünleriyle özdeşleşen ve fena halde
hayata benzeyen futbolu en güzel özetleyen bu şarkı, aslında Rodgers ve Hammerstein
müzikali için yazılmıştır. 1963 yılında, İngiliz grup Gerry and The Pacemakers
şarkıyı yeniden yorumlamış ve ‘You’ll Never Walk Alone’ bu haliyle aynı yıl
Liverpool’un stad hoparlöründen ilk yükselişinden bugüne takımın resmi şarkısı
olmuştur. Ayrıca şarkının sözleri 2 Ağustos 1982'de Liverpool’un
eski yöneticlerinden Bill Shankly'nin
onuruna Liverpool’un stadı Anfield
Road'un girişine yazılmış, 1985’te yaşanan Bradford
yangınında yaşamını yitiren bir taraftar anısına da şarkı yeniden
kaydedilmiştir.
Şampiyonlar Ligi
Şarkısı: Futbolun en
güzel fon müziklerinden Şampiyonlar Ligi Şarkısı’nın orjinali, 18. Yüzyıl’ın
önemli bestecilerinden Alman George Frideric Handel’in ‘Zadok the Priest,
Coronation Anthem No. 1 uzun isimli eseri. UEFA’nın görevlendirdiği bir diğer
besteci Tony Britten tarafından modernize edilen şarkı, Kraliyet Filarmoni
Orkestrası tarafından yeniden yorumlanmış ve organizasyonun 3 resmi dili olan İngilizce,
Almanca ve Fransızca’yı içeren sözler yazılarak bugünkü şeklini almıştır.
Dünya Kupası Şarkıları:
İlk FIFA Dünya Kupası
şarkısı 1962 yılında Şili’nin ev sahipliği yaptığı kupada Los Ramblers
tarafından seslendirilen ‘El Rock del Mundial’dir. Yıllar içinde en çok dikkat çeken Dünya
Kupası şarkıları ise;
-1982 İspanya ‘Plácido Domingo – Mundial ‘82’
-1998 Fransa ‘Ricky Martin – La Copa de la Vida’
-2002 Güney Kore & Japonya ‘Anastacia – Boom’
-2010 Güney Afrika ‘Shakira – Waka Waka’